BDP'li vekillerin PKK'lılarla kucaklaşmalarının ardından başlayan 'dokunulmazlıkların kaldırılması' tartışması, BDP ve AK Parti cephelerinden yapılan açıklamalarla daha da alevlendi.

BDP'nin 'dokunulmazlıklarımız kaldırılırsa Anayasa Uzlaşma Komisyonu'ndan çekiliriz' resti ve AK Partili Burhan Kuzu'nun 'hodri meydan' çıkışı, yeni anayasa sürecini zora soktu. Risk gerçekleşir ve BDP çekilirse, dört partinin mutabakatıyla oluşturulan Uzlaşma Komisyonu dağılacak.

Aynı zamanda Anayasa Uzlaşma Komisyonu Başkanı olan TBMM Başkanı Cemil Çiçek önemli açıklamalarda bulundu. Çiçek, komisyonda temsil edilen dört partiye seslenerek, 'Kimse 'ben çekiliyorum, gidiyorum' diyemez. Hiçbir partinin çekilme lüksü yok' mesajı verdi.

İşte TBMM Başkanı Çiçek'in açıklamaları:

MECLİS DIŞINDAKİ SÖYLEMLER:

Tartışmalara sebep olan açıklamaların tümü, Meclis dışındaki söylemlerdir. Parlamento dışında yapılan açıklamalar, Meclis'e ne ölçüde yansıyacak bilmiyorum. Bu, Meclis açılınca belli olur. Ben TBMM Başkanı olarak kendimi Meclis iradesinin yerine koymam.

DÖRT PARTİNİN MECBURİYETİ:

Toplumun, yeni sivil bir anayasa konusunda parlamentoda grubu bulunan dört siyasi partiden talebi ve beklentisi vardır. Siyaset kurumu da bu ortak talebi karşılamak üzere harekete geçmiştir. Yeni bir anayasa hazırlanması, dört siyasi partinin mecburiyeti olmuştur.

YETKİLİLERİN BEYANLARI VAR:

TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nu oluşturan dört siyasi partinin de, komisyondan çekilmeyeceklerine ilişkin kamuoyunda dile getirilmiş açık beyanları var. Bu beyanlar partilerin yetkili ağızları tarafından yapılmıştır. Bu beyanların ardından hiçbir partinin “ben komisyondan çekiliyorum' dememesi gerekir.

SİYASET İTİBAR KAYBETMEMELİ:

Gelinen bu noktada siyaset kurumunun ve bu kurumun aktörlerinin, 'ben yapmıyorum, çekiliyorum' deme lüksü yoktur. Böyle bir tavır, siyaset kurumunun itibar kaybı olur. Ben, TBMM Başkanı ve Uzlaşma Komisyonu Başkanı olarak, olumsuz açıklamalar üzerinden değerlendirme yapmayı doğru bulmuyorum. Komisyonu oluşturan dört siyasi partinin de verdikleri taahhütlerin gereğini yerine getirerek, yeni anayasa sürecine katkı sağlayacaklarına inanıyorum.