Türkiye günlerdir BDP'li milletvekillerinin kalkıp kalkmayacağını sorguluyor. Konuyla ilgili olarak karşı görüş bildirenler de oldu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la aynı fikirde olduğunu söyleyenler de oldu. Özellikle AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu, dokunulmazlıkların kaldırılmaması gerektiğini yüksek sesle dile getirdi. Önce Ensarioğlu'nun sonra da AK Parti Batman Milletvekili Ziver Özdemir'in çıkışı, 'AK Parti'de çatlak mı var?' sorusunu akıllara getirdi.

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Ensarioğlu'nun çıkışı kişisel görüşü olduğunu söyledi ve bunun normal olduğunu izah etti.

Ancak Ensarioğlu ve Özdemir'e en sert tepkiyi AK Parti Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner'den geldi. Metiner'e göre, ortada bir grup kararı yokken bu isimlerin AK Parti'ye düşman gazetelere demeç vermeleleri siyaseten yanlış bir tavırdı. Metiner'e benzer bir tepkiyi de AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Abdulkerim Gök dile getirdi. AK Parti'nin bugünlere ekip ruhunun verdiği bir çalışmayla geldiğini belirten Gök, dokunulmazlık konusuna duygusal yaklaşılmaması gerektiğini savundu.

Peki 'dokunulmazlıklar' konusunda AK Partili milletvekillerinin tavrı neydi? Bu konuyu partinin Kürt kökenli vekilleriyle konuşurken, AK Parti'nin avukat kökenli vekillerini de unutmadık. Haber7.com'a açıklamalar yapan AK Partili vekillerin konuyla ilgili görüşleri:

KÜRT VEKİL OLARAK 'DOKUNULMAZLIK KALDIRILSIN' DİYECEĞİM

Mehmet Metiner (AK Parti Adıyaman Milletvekili) : AK Parti olarak dokunulmazlıkların kaldırılmasına dair almış aldığımız bir karar yoktur. Dolayısıyla bazı AK Partili milletvekillerin, peşinen ‘ret' oyu kullanacaklarını bildirmelerini, siyaseten, son derece yanlış buluyorum. Bu milletvekillerin farklı görüşte olsa dahi, kendi platformlarımız dururken, Başbakan Erdoğan ve AK Parti'ye düşman yayın gruplarına beyanat vererek manşet olmalarını içime sindiremiyorum. Ve “AK Parti'de çatlak mı var?” algısı yaratmalarından dolayı bu tavrın yanlış olduğunu düşünüyorum. Eğer partimiz ve Başbakanımız dokunulmazlıkların kaldırılması yönünde bir tavır takınmamız gerektiğini söylerlerse, bir Kürt milletvekili olarak ‘dokunulmazlıklar kaldırılsın' derim…

"BDP DİYALOĞU AZALTIYOR"

Mustafa Akış (AK Parti Konya Milletvekili): Gerek Başbakan Recep Tayyip Erdoğan gerekse parti olarak bu konudaki tavrımız bellidir. Siyaset diyalog alanıdır, bu alanda farklı işler yaptığınızda diyalog alanı daralır. BDP, PKK'yla kucaklaşırken kendi çaresizliğini ortaya koyup, kendini inkar etmiştir. Tartışmalar ne olursa olsun, toplum nezdinde gözden kaçırılmaması gereken meselenin özü şudur: Siz Mehmetçiklerimizi şehit eden teröristlerle kucaklaşamazsınız. Bunu yaparsanız yaptığınız siyasetin meşru bir siyaset olduğunu kimseye inandıramazsınız…


"SİYASETİ BDP TERÖRİZE EDİYOR"

Başbakan Erdoğan, BDP'nin hukuk kuralları çerçevesinde demokratik bir şekilde hareket etmesini istemekte ve siyaset ile terör arasına mesafe koyması gerektiğini savunmaktadır. Bunu yapmamaları halinde, tıpki diğer Avrupa ülkelerinde olduğu gibi, kendilerine dokunulabileceğini belirtmiştir. Başbakan Erdoğan, BDP'lilerin kurallara göre siyaset yapması halinde toplum tarafından alkışlanacağını dile getirmiştir. Onun için BDP eski tavrını değiştirip, Başbakan'ın uyarısını dikkate alarak gereğini yapmalıdır. Siyaseti terörize eden AK Parti değil, BDP'dir.

"MİLLETVEKİLİNİN SUÇ İŞLEME HAKKI YOK"

Metin Külünk (AK Parti İstanbul Milletvekili) : Milletvekilinin suç işleme hakkı yok. Bir vatandaşın kanunlar karşısında mükellefiyeti neyse bir milletvekilinin de kanunlar karşısındaki mükellefiyeti aynıdır. Adı geçen BDP'li arkadaşların milletvekilliği dokunulmazlık zırhına bürünerek hareket etmeleri son derece yanlıştır. Bunların toplumun huzurunu bozucu hareketini onaylamamız mümkün değildir. Bir vatandaşın polise el kaldırması ne kadar doğru değilse bir vekilin polise el kaldırması doğru değildir.

"AK PARTİ BUGÜNLERE EKİP RUHUYLA GELDİ"

Abdulkerim Gök (AK Parti Şanlıurfa Milletvekili): Partimizin bu konuya bakışı geçmişte olduğu gibi, bugün de bellidir. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve partimizin genel görüşleri doğrultusunda kararların ne olacağı önümüzdeki günlerde ortaya çıkacaktır. Peşinen bir yargı bildirmenin doğru olmadığını düşünüyorum. Siyasetin bir ekip çalışmasının ürünü olduğunu hatırlatmak isterim. Geçmişte yaptıklarımız ekip ruhunun sonucudur, bundan sonra da bu anlayışla hareket etmemiz gerekiyor. Bu ve benzer konularda görüşlerimizi kamuoyuyla paylaşırken duygusal olmamak lazım ki meseleye duygusal yaklaşmak doğru bir tavır değildir. Ülke ve millet menfaatlerini göz önünde bulundurarak bu konunun en güzel şekilde çözülmesinden yana tavır takınmalıyız.

"DOKUNULMAZLIK TEK BAŞINA ELE ALINMAMALI"

Bülent Turan (AK Parti İstanbul Milletvekili): Meseleye sadece ‘dokunulmazlık' açısından bakmamak gerekiyor. AK Parti Hükümeti olarak Kürt sorunuyla ilgili attığımız adımlar toplum tarafından kabul görüyor. Türkiye'de terörün sonlandırılması için yapılan olumlu icraatları görmemezlikten gelemezsiniz. Ülkede böyle icraatlara imza atılırken BDP'lilerin gidip PKK'lılarla kucaklaşması ne kadar doğrudur.

"SİYASETÇİ TERÖRİSTLE KUCAKLAŞAMAZ"

Hamza Dağ (AK Parti İzmir Milletvekili):AK Parti'nin bu konudaki hassasiyeti ortadadır. Konu TBMM Genel Kurulu'na geldiğinde ortaya koyacağımız tavır bellidir. Bu olayın siyasi bir sonuç olduğu ortaya atılmaktadır ki asıl siyasi sonuç BDP'li vekillerin yapmış olduğu eylemlerdir. BDP'lilerin takındıkları tavır toplumda büyük hezeyanlara sebep olmuştur. Siyasetçinin teröristle buluşması kabul edilecek bir hareket değildir.

"HİÇBİR HUKUK SİSTEMİ BUNU KABUL ETMEZ"

Ali Aşlık (AK Parti İzmir Milletvekili): Konuyu kürsü dokunulmazlığı tarzında ele almak doğru değildir, çünkü bu kürsü dokunulmazlığı meselesi olmaktan çıkmıştır. Dünyanın hiçbir hukuk sistemi böyle bir anlayışı kabullenmez. Mesele önümüze gelirse bir Anayasa Komisyonu üyesi olarak, dokunulmazlıkların kaldırılması konusunda ‘evet' diyeceğimi belirtmek isterim.