Savcılıktan Genelkurmay'a şaşırtan soru!
Savcılık Genelkurmay'a 22 klasör dolusu belge göndererek, 'Gizli olup olmadığını' sordu. Bu soru ise kararğahı şaşırttı...
Kamuoyunda 'Askeri Casusluk' olarak bilinen İzmir'deki soruşturmanın ayrıntıları ortaya çıkıyor.
İlk iki dalgada 23 muvazzaf askerin 'Gizli belge temin etmek'ten tutuklanması üzerine Genelkurmay, Savcılıktan söz konusu belgeleri istedi. 35 klasör ve 3 DVD'yi tek tek inceleyen Adli Müşavirlik, "Belgelerin nerede, nasıl, ne zaman ele geçtiği bilinmeden işlem yapılamaz" sonucuna ulaştı. Operasyonları sürdüren Savcılık 295 muvazzaf askeri sorguya aldı, 58'ini tutuklattı. Ardından Genelkurmay'a 22 klasör dolusu belge göndererek, 'Gizli olup olmadığını' sordu. Asker kişilerin 'Gizli belge sağlama' suçundan tutuklanmalarının ardından bunun sorulması kararğahı şaşırttı. Savcılığın ifade için çağırdığı, 24 muvazzaf askerin halen ifadeye gitmediği de öğrenildi.
Soruşturmaya ilişkin bilgi veren askeri kaynaklar, Genelkurmay'ın soruşturmanın yapıldığını Mayıs 2012'de öğrendiğine işaret ederek Başsavcılığın talebi üzerine Genelkurmay Adli Müşavir Vekili'nin 8 Haziran 2012'de İzmir'de savcı ile görüştüğünü belirtti. Kaynaklar, soruşturmanın gizliliğinin ihlal edilmemesi amacıyla başsavcı ile görüşen Genelkurmay Başkanlığı Adli Müşavir Vekili'nin elde ettiği bilgileri sadece Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel'e arz ettiğini kaydetti.
13 Haziran'da gruplar halinde birçok askeri personel hakkında gözaltı kararı alındığını belirten kaynaklar, 25 Haziran'da Genelkurmay'ın Başsavcılığı'na gönderilen yazıda, askeri yargının görev alanına giren suçlarla ilgili işlem yapılmak üzere soruşturmanın gizliliğini etkilemeyeceği değerlendirilen belgeleri talep ettiği ifade etti.
35 klasör incelendi
10 Temmuz'da 35 klasör ve 3 DVD belgenin Genelkurmay Başkanlığı Adli Müşavirliği'nce teslim alındığına işaret eden kaynaklar, incelemenin ardından şu tespitlerde bulunulduğunu kaydetti: "Belgelerin şüpheli olarak hakkında işlem yapılan askeri personel ile nasıl ilişkilendirildiğinin mevcut belgelerden anlaşılamadığı; Belgelerin nerede, ne şekilde ve ne zaman ele geçtiğine ilişkin bilgi olmadan belgelerin gerçek olup olmadığı ile gizlilik derecesi konusunda bir inceleme yapılmasının anlamsız olacağı; İddianame tanzim edildiğinde hangi şüpheli askeri personelin ne ile suçlandığı ve hakkındaki delillerin kuvvetli olup olmadığı konusunda sağlıklı bir değerlendirme yapılabileceği; Bu aşamada belgeler ve görüntüler ile ilgili adli ve idari işlem yapılmasının uygun olmayacağı değerlendirilmiştir."
Kaynaklar, ifade için çağrılmasına rağmen bir kısmı yurt dışında bulunan 24'ü muvazzaf, 2'si emekli olmak üzere toplam 26 personel henüz savcılığa gitmediğini kaydetti.
'Gizli mi' diye sordular
Kaynaklar, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 13 Ağustos 2012 tarihli yazısı ile, suç örgütü adına faaliyette bulunan şüphelilerin örgüte kazandırdıkları bilgi ve belgeler olduğu belirtilerek gönderilen 22 klasörün içinde bilgi ve belgelerin gizlilik değerinin tespitinin istendiğini vurguladı.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.