Bebeğin ağlaması, genellikle anne babaları endişelendiriyor ve aileye yeni katılan bireyi henüz tanımayan ebeveynler, ağlama sesi ile gerginleşerek tartışma bile yaşayabiliyor. Burada bebeğin neden ağladığının keşfedilmesi ve onun uygun bir şekilde yatıştırılması büyük önem taşıyor. Memorial Şişli Hastanesi Çocuk Hastalıkları ve Sağlığı Bölümü’nden Uz. Dr. Dicle Çelik, bebeklerin ağlama sebepleri hakkında bilgi verdi.
Bebekler dünyaya ağlayarak gelir. Doğumdan önce bebeğin akciğerlerinin görevini, göbek kordonu yoluyla anne üstlenir. Bebeğin doğduktan sonra göbek bağıyla olan bağlantısı kesilir. Bu olaydan sonra bebeğin kapalı olan akciğerleri açılmaya başlar. Bu ağrılı bir süreçtir. Yeni doğan bebeğin ilk solunum hareketiyle ağlamasının nedeni aslında çocuğun akciğerlerinin açılmasına bağlı duyduğu ağrıdır. Doğum anının akabinde pediatri uzmanları bebeklerin ilk muayenesini yaptıktan sonra, onları annelerinin göğsüne koyar ve ağlama kesilir. Bebekler doğum sonrasında pek çok nedene bağlı olarak ağlayabilir. Anne baba bebeklerini tanıdıkça bu sebepleri keşfedecektir. Bebek ve anne arasındaki bağ kuvvetlendikçe hangi tür ağlamanın ne anlama geldiği de anlaşılır hale gelecektir.
Bebeklerin ağlama sebepleri şöyle sıralanabilir:
-Acıkınca ağlayabilir: Özellikle yenidoğan döneminde bebekler her istediğinde emzirilmelidir. Beslenme sürecinin üzerinden 3 saat geçmişse, bebek uyandırılmalı ve süt verilmelidir. Anne ve bebek arasındaki en etkili iletişim emzirme yoluyla olur. Yani bebekler açlıklarını ağlayarak anlatır. Özellikle bebek, ilk aylarında midesi küçük olduğu ve sindirimi hızlı gerçekleştiği için çabuk acıkır. Çabuk acıktığı için de bunu ağlayarak belli eder.
-Ev sıcak gelebilir: Bebeklerin küçük olduğu için çabuk üşüyecekleri düşünülmektedir. Bunun için yaz günlerinde camlar kapalı tutulur, kış günlerinde evin sıcaklığı artırılır. Bu minik bebekleri rahatsız edebilir; bu da onların ağlamasına sebep olabilir. Ortamın ısısının 21 ile 24 derecede tutulması bebeklerin sıcaktan sıkılmaması için uygundur.
-Kıyafetlerinden sıkılabilir: Bebeklerin anne karnından çıktıktan sonra üşüyecekleri fikrinden yola çıkarak pek çok aile onları kalın ve sıkı giydirmek ister. Oysa kendi kıyafetinizden bir kat fazla giydirilmeleri yeterlidir. Çünkü kalın ve fazla giydirilen bebekler sıcakladıkları için rahatsız olup ağlayabilirler. Zamanında doğan bebeklerde ilk 10 gün, erken gelen bebeklerde ilk 15 gün başlık takılması yeterlidir. Bunun yanında ilk bir ay boyunca farklı olarak eldiven takılması uygundur. İlk bir aydan sonra eldiven kullanmaya gerek yoktur çünkü bebekler ellerine bakıp; ten teması kurmak isteyecektir.
-Havasız ortam ağlatabilir: Soğuk dönemlerde evlerde kalorifer yanmaya başlar. Ortamın havası buna bağlı olarak azalır ve kurur. Bu nedenle havasız ortamlarda bebekler rahatsız olabilir. Oysa bebekler sık sık dışarı çıkarılmalı; ev ortamı sık sık havalandırılmalıdır.
-Burunları tıkanabilir: Yetişkinler ağızdan ve burundan nefes alabilmektedir. Ama bebekler ağızdan nefes almayı bilmemektedir. Eğer bebeğin burnu tıkanırsa, ağızdan nefes almayı bilmediği için ağlama meydana gelebilir. Özellikle kalorifer yanan evlerde ortam kuruduğu için bebeklerin mukozası da kuruyup şişer. Buna bağlı olarak burun tıkanıklığı sürekli hale gelir. Pediatri uzmanının önereceği serum fizyolojikle bebeğin burnu temizlenmelidir. Bu sayede ağlamanın da önüne geçilebilir.
-Gaz rahatsız eder: Bebekler 2 veya 3’üncü haftada gaz sancısı yaşayabilir. Bu süreç ikinci aylarına kadar tırmanır ve sonrasında yavaş yavaş kaybolur. Bunun sebebi bebeklerin bağırsaklarının yeni düzene alışıyor olmasıdır. Gaz sancısı için mucizevi bir ilaç yoktur. Bu geçici bir süreçtir. Bebeğin bağırsakları olgunlaştıkça, sağa-sola hareket etmeye başladıkça gaz konusu da çözülecektir. Kolik denilen ağır gaz tablolarında pediatri uzmanının önereceği masajlar,bazı gaz ilaçları, bol ten teması, rahatlatıcı müzikler eşliğinde ağlamalar hafifletilebilir.
-Gıda alerjileri: Gazla karıştırılabilecek ama son zamanlarda popüler olan bir konu da gıda alerjileridir. Annelerin emzirme sürecinde yediği bazı gıdalar ya da anne sütü yetersizliğinde kullanılan bazı mamalar bebeklerde gıda alerjisi tablosuna neden olabilir. Gıda alerjilerinde tek belirti ağlama değil ama buna eşlik eden bebeğin vücudunda egzama döküntüleri, ciddi kusmalar, popolarının kenarında ciddi pişikler, kanlı-mukuslu kakaları varsa alerjiyi düşündürebilir. Bir pediatri uzmanından yardım alınarak, annenin kendi beslenmesini de düzenlemesiyle gıda alerjilerine bağlı ağlama sorunları da çözülebilir.
-İdrar yolu enfeksiyonları: Yine unutulmaması gereken bir tablo da özellikle kız çocuklarında idrar yolu enfeksiyonlarıdır. “Bebek ağlamasıdır” deyip çok sayıda idrar yolu enfeksiyonları atlanabilir. Burada da eşlik eden ateş, kusma, emmede azalma, tartıda düşüş gibi kriterler vardır. Pediatri uzmanına danışılması gereken bir durumdur. Ayrıca bazı bebekler kum dökebilir. Buna da annelerin aldığı bazı vitaminler, bebeğe verilen bazı vitaminler ya da metabolik sorunlar kuma sebep olabilir. Kum dökerken bebekler de ağrı çektiği için ağlar.
-Kabızlık: Anne sütüyle beslenen bebekler günde 6-8 kez kaka yapabilir, bazen de bir hafta boyunca kaka yapmayabilirler. Bebekler mutluysa sorun yoktur ancak tam tersi huzursuzluk, ağlama, karında şişlik gibi bir durum varsa uzmana danışmak gerekmektedir. Ayrıca bazı bebekler kabız olduklarında makatlarında çatlak meydana gelebilir. Bu durumda da bebekler ağlayabilir.
-Kulak enfeksiyonları: Kulaktaki enfeksiyonlar, kulakta sıvı birikmesi de ağlamaya sebep olabilir. Çok ciddi burun tıkanıklıkları kulaklara vurabilir. Bebekler ağlarken kulaklarına dokunabilir ya da onları çekebilir. Bu nedenle bir uzmana gidilmesi gerekmektedir.
-Diş çıkarma dönemleri: Bazı bebekler diş çıkarma dönemini sorunsuz geçirir ancak bazıları hem ağlar hem de farklı rahatsızlıklarla bu döneme girer. Diş çıkarma sürecinde ağlama, huzursuzluk, kusma, ishal, ağız etrafında döküntüler meydana gelebilir. Diş çıkarma döneminde pediatri uzmanları tarafından bir takım bitkisel jeller verilebilmektedir.