Devlet Resim Heykel Müzesi'nde Yunus Emre Enstitüsü tarafından düzenlenen Türkçe Yaz Okulu Açılış Programı enstitünün tanıtıldığı bir sinevizyon gösterisiyle başladı. Programda konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Günay, Türkçe gibi Asya ortalarından Avrupa ortalarına kadar çok geniş bir alanda konuşulabilen bir dilin ve bir kültürün vakfının kurulması konusunda Türkiye olarak geç kaldıklarını belirterek, "Nihayet son 5 yıl içinde bu konuda önce bir yasa çıkardık, arkasından Ankara'da Yunus Emre Merkezi kurduk. Sonra dünyanın 4 bir tarafında Yunus Emre Enstitüleri açmaya başladık. Şu anda 2008-2009'dan bu tarafa 24'e ulaştığımızı biliyorum. Ben bu yıl 25'i geçeriz demiştim. İnşallah yılsonunda 30'a yaklaşacağız. Kazakistan'dan Balkanlar'a kadar varız zaten, ama Avrupa'da da çok sayıda Türk vatandaşı yaşadığı için enstitünün ivedilikle kurulması gerektiğini düşünüyorum ve bunun için yol alıyoruz. Bu yıl 44 ülkeden 250'ye yakın konuğumuz var. Türkiye aynı zamanda dünyanın en önemli turizm ülkelerinden biri haline geldi. Biz geçen yıl 30 milyondan fazla yabancı pasaportlu misafir ağırladık ülkemizde. Ve şu anda Türkiye'ye gelen yabancı ziyaretçi sayısı İngiltere'den fazla. Yunus Emre Merkezleri'nde gördüğümüz bütün öğrencilerimiz bizim için aynı zamanda kültür turizm elçisi oluyorlar" şeklinde konuştu.
BU ALLAH’IN VERDİĞİ BİR İMKAN
Dün öğleden sonra Türkiye için yeni ve güzel bir gelişme yaşadıklarını ifade eden Günay, "Türkiye sadece doğal güzellikleriyle bilinen bir ülke değil, çok güzel tarihsel zenginlikleri de var. İnsanlığın ilk ayak izlerinin bulunduğu coğrafyalardan biri, çünkü iklim buna çok uygun. Bu Allah'ın verdiği bir imkan. Bu nedenle dünyanın büyük medeniyetleri bizim coğrafyamızda şekillenmiştir. 2008 yılına kadar Dünya Kültürel Miras listesine girmiş bulunan 9 alanımız vardı. Geçen yıl büyük gayretle 12 yıl aradan sonra yeni bir alanımızın dünya miras listesine girmesini sağlamıştık. Ünlü Mimar Sinan'ın Selimiye Camii ve Külliyesi dünya miras listesine girmişti. Dün de yapılan toplantıda 10 bin yıl önce insanların yaşadığı, tarım kenti olan, Konya civarındaki Çatalhöyük, Dünya Mirası kalıcı listesine alındı. Bizim için son derece önemli, çünkü Türkiye gibi bir ülkenin 9'la sınırlı kalması kabul edilemezdi. Geçen yıl 10 olmuştuk, bu yıl 11 olduk. Seneye inşallah Alanya sırada. Benim hayalim 30'dur. Cumhuriyetin 100'üncü yılında bu sayıyı inşallah güzel bir seviyeye çıkarmış olacağız" diye konuştu. Dünya Mirası aday listesinde 2008 yılında 18 alanımız olduğunu ve yapılan çalışmalar sonunda bu alan sayısının 38'e çıktığını vurgulayan Günay, şimdi sırada Efes, Bergama, Alanya, Diyarbakır gibi yerlerin olduğunu ve her yıl yeni bir alanı dünyanın ilgisine sunmaya çalışacaklarını söyledi.
İlk yorum yazan siz olun