Genç kız "Boğazını keseriz" diye tehdit edildiğini, günlerce beton zeminde uyuduğunu, kendisini 3 Arap adama götürdüklerini ve durumu reddedip çıldırdığını anlattı.
Irak'tan 6 yıl önce göç eden ailesiyle birlikte Konya'ya yerleşen B.A. çizdiği resimleri paylaştığı sosyal medya aracılığıyla geçen yılın Ekim ayında Suriye uyruklu S.K. ile tanışıp, sohbet etmeye başladı. S.K. iddiaya göre B.A.'yı evlenme vaadiyle kandırıp, 14 Aralık'ta kaçırarak Bursa'ya götürdü. Burada bir süre tutulduktan sonra Yalova'da yaşayan Irak uyruklu E.Z. (41) isimli kadının yanına bırakılarak genç kız fuhşa zorlandı.
FUHUŞ ÇETESİ 7 BİN DOLAR FİDYE İSTEDİ
Bu sırada Konya'da zanaatkar olan baba A.A.H. (47), polise kayıp başvurusunda bulundu. Aile, kızlarının bulunması için toplu taşıma araçları ve internet üzerinden ilanlar verdi. Bu sırada B.A. babasını aradı. Bir süre sonra aileyi arayan üyeleri, 7 bin dolar fidye istedi. Bu görüşmeler sürerken, polisin düzenlediği operasyonla B.A. kurtarılıp ailesine teslim edildi.
İşkenceden kurtarılan genç kız çıldırdığı noktayı anlattı: Beni 3 Arap adama götürüp fuhşa zorladılar
"TELEFONDA BABA DEMEYİNCE BASKI ALTINDA OLDUĞUNU ANLADIM"
Kayıp kızını 45 gün boyunca arayan baba A.A.H. B.A.'nın kendisini aradığında 'baba' dememesinden şüphelenip, baskı altında olduğunu anladığını belirtti. Yaşadıkları anlatan A.A.H., şunları söyledi: "Kaybolduğundan korktum, belki araba çarptı diye düşündüm. Kızım bana çok düşkündür. Ağzından baba kelimesi hiç düşmez. Ama o çete üyeleri beni arattırdıklarında kızım bana 'baba' demedi. Bana 'baba' demediği için ben hemen bir problem olduğunu anladım. Tekrar polise ve savcılığa başvurdum. Bir süre sonra kızımı kaçıranlardan biri beni arayıp, kızımı bulmaya yardım edeceğini söyleyerek yardım bahanesiyle 7 bin dolar isteyerek beni Bursa'ya çağırdı. Bursa'ya gittim. Orada polislerle bir araya geldim. Benden 7 bin dolar isteyen kişilerle buluşma ayarladım. Buluşma yerinde kızımı bulmaya yardım edecek kişiyle buluştuğumuzda beni Yalova'ya götüreceklerini söylediler. Bu sırada ben polislere mesaj gönderdim. Polisler de hemen otomobili durdurup bu kişiyi yakaladı. Daha sonra da polis operasyonuyla kızım kurtuldu. Kızımı karşımda gördüğümde dünyalar benim olmuştu."
"NAMUS DAVASI DİYE KIZIMI HEMEN ÖLDÜRÜRLER"
Hala zaman zaman tehdit telefonları aldığını kaydeden baba A.A.H., "Kızımı kurtardıktan 2 gün sonra bana yine tehdit telefonları geldi. Ben kızımı dışarı nasıl bırakacağım? Kızımın veya bizim başımıza bir şey gelecek diye çok tedirginiz. Irak'taki aşiretlerin de kızımın kaçırıldığından haberleri var. Kızım Irak'a giderse namus davası diye onu hemen öldürürler. Devlet yetkililerinden yardım istiyorum. Ailemle birlikte başka bir ülkeye gitmeme yardım etsinler çünkü ben ve ailem çok yorulduk" diye konuştu.
"BENİ KANDIRIP KAÇIRDI"
Fuhuş çetesinin eline düşen B.A. ise 45 gün boyunca yaşadığı korku dolu anları anlattı. B.A., "Ben resim yapmayı çok seviyorum. Yaptığım resimleri de sosyal medya hesabımdan paylaşıyorum. İnternet üzerinden bir kişi benimle tanıştı ve kendisine resim çizmemi istedi. Hayatımı değiştireceğini, aileme güzel bir hayat sağlayacağını, bana resim atölyesi kuracağını, aileme ve bana villa alacağını söyleyerek kandırdı, kaçırdı" ifadelerini kullandı.
"BENİ ÜÇ ADAMA GÖTÜRDÜLER, ÇILDIRDIM"
Şehirler arası seyahat ederken yüzünün peçe ile kapatıldığını ve fuhşa zorlandığını dile getiren B.A. şunları söyledi:"Konya'dan Bursa'ya götürdüler. Yolda giderken beni tehdit etti. 'İstediklerimi yapmazsan sözümü dinlemezsen senin boğazını keserim' dedi. Bursa'da beni 3 Arap adama götürdü. Orada beni fuhşa zorladı; ama ben reddettim, çıldırdım. Beni bir bodrum katında beton zemin ve ıslak yatakta yatırıp, karanlık, soğuk bir odaya kapatıp, aç bıraktılar. Zindana kapatılmış gibiydim, öleceğimi sandım. Psikolojim çok bozuldu ve hastalandım. Hep şok içindeydim. Ben kaçırdıklarında ailem sosyal medyada bir video yayınlamış, burada babamın da cep telefonu numarası vardı. Numaradan babama ulaştılar. Bana dediler ki 'Babana iyi olduğunu, evlendiğini çok güzel bir hayat yaşadığını ve beni aramayın' dememi söylediler. Ben o an baskı altındaydım. Telefonla babamı arayıp benimle görüştürdüler. Babamın, benim baskı altında olduğumu anlayacağını biliyordum. Söylediklerime inanmayacağını, beni arayıp bulacağını biliyordum."