Milli mücadele döneminde Beyşehir Kuvayımilliye Karargahı olarak kullanılmış olan Çeçen Süleyman Efendi Konağı, kanuni mirasçıları tarafından devlete hibe edildi. Restorasyon çalışması Konya Valiliği ve Beyşehir Kaymakamlığı tarafından başlatıldı.
'OSMANLININ SON DÖNEMİNE AİT BİR YAPI'
Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dekanı Beyşehirli Prof. Dr. Hüseyin Muşmal, Beyşehir'de Selçuklu ve Osmanlı dönemine de ait tarihi yapıların bulunduğunu hatırlatarak, şunları söyledi:
"Selçuklunun yazlık başkentinin bulunduğu Kubadabad Sarayı’nın merkezi, aynı zamanda tarihi dokuların yoğun olarak bulunduğu bir alan Beyşehir. Eşrefoğlu Süleyman Bey Külliyesi nedeniyle Eşrefoğlularına başkentlik yapmış bir şehir. Bu nedenle şehirde ciddi sayıda tarihi yapı bulunuyor. Bunlar arasında beylik dönemi Selçuklu döneminin dışında Osmanlı dönemine ait ciddi tarihi yapılar da var. Özellikle bahsedilen bu konak ise Osmanlının son dönemine ait bir yapıdır. Bu yapı sadece bir sivil mimari yapı değil, aynı zamanda döneme dair çok önemli olayların gerçekleştiği mekanlardan biridir."
KONAK İSTİKLAL HARBİNDE BÜYÜK ROL OYNUYOR
Prof. Dr. Muşmal, şöyle devam etti:
Bugün Kuvayımilliye Karargahı olarak bilinen konağın sahibi olan Süleyman Bey, 1906-1907’li yıllarda bu konağı inşa ettiriyor. Kendisi aynı zamanda tüccar, Beyşehir’de kereste ticaretiyle meşgul, yurt dışına çıkıyor. Fransa’ya, Avrupa’ya gidiyor. Bu konağın asıl önemi İstiklal Harbi sırasında yaşanıyor. Çünkü özellikle İstiklal Harbi döneminde Anadolu’da, Osmanlı Devleti topraklarının işgal edilmeye başlaması sürecinde Kuvayımilliye teşkilatı kuruluyor. Kuvayımilliye teşkilatı nedeniyle Beyşehir batı cephesinin geri planında Kuvayımilliye hareketlerinin kontrol edildiği bir alan haline geliyor. Bu konak uzun yıllar boyunca Beyşehir’de varlığını sürdürecek. Konağın son sakini olan Nadire Hanım’ın 1996 yılında vefat etmesiyle birlikte artık konakta yaşam sona eriyor. Süleyman Bey, toplantıların yoğun olması nedeniyle kendi konağını bu tür organizasyonlara tahsis ettiği için bu konak Kuvayımilliye Karargahı olarak şekil buluyor. Aslında Kuvayımilliye Karargahı olarak inşa edilmiş bir yapı değil. Bu konak Süleyman Bey’in şahsi yapısıdır"
‘OSMANLI SİVİL MİMARİ ÖZELLİKLERİNİ TAŞIYAN ENFES BİR YAPI’
1996 yılında terk edilen yapının yıkılmaması içini son mirasçıların binayı devlete hibe ettiklerini belirten Prof. Dr. Muşmal, "Üç katlı, çok sayıda odanın bulunduğu Osmanlı son dönemi sivil mimari özelliklerini yansıtan enfes bir yapıdır. 1996 yılından sonra terk edildiği için yıpranmaya başladı. 2010 yılından itibaren yapı çatısından ve bazı taşıyıcı kolonları dolayısıyla yıprandığı için Beyşehir halkı arasında sık sık dile getirildi. Devletimiz 2021 yılı itibariyle duruma el koydu. Konağın mirasçıları tarafından restore edilmek için hibe edildi. Şu anda Konya Valiliği konakla ilgili yenileme çalışmaları için faaliyetlere devam ediyor" dedi.