Mustafa Özyıldız

Mustafa Özyıldız

DÜNYADA İZ BIRAKAN İNSAN PROF DR. İHSAN DOĞRAMACI

ÜLKEMİZDE TÜRK DEVLET VE TOPLULUKLARINDA VE DÜNYADA İZ BIRAKAN  İNSAN PROF DR. İHSAN DOĞRAMACI
İhsan Doğramacı 3 Nisan1915 tarihinde Kuzey Irak  Erbil'de Kale Mahallesi'nde dünyaya gelmiş. Erbil'de V. Murad zamanı Doğramacızade Kara Mehmed'in soyundan Doğramacızade Ali Paşa'nın en büyük çocuğuymuş. İlk öğrenimini Türkçe olarak Erbil İbtidaiyyesi'nde, orta öğrenimini Beyrut'ta Beyrut Amerikan Üniversitesi'ne bağlı International College'de Beyrut Kolejinde ( 1932) tamamlamış.
Daha sonra  Üç yıl Bağdat tıp fakültesine devam etmiş  sonra İstanbul  tıp fakültesinde tıp eğitimini tamamlamış 1938'de tıp fakültesinden mezun olmuş İstanbul Tıp Fakültesi'nden mezun olduktan (1938) sonra ihtisas çalışmalarını Ankara Numune Hastanesi'nde, Amerika’da Harvard Üniversitesi'ne bağlı Boston Children's Hospital ve Washington Üniversitesi'ne bağlı St. Louis Children's Hospital'da sürdürmüş 

1942 yılında Sadrazam Mahmut Şevket Paşa'nın yeğeni, (Irak Başbakanlığı da yapmış olan) Hikmet Süleyman Bey'in kızı Bağdat Amerikan Kız Koleji öğrencisi Ayser Hanım ile tanışır ve evlenirler.Üç çocukları olur sırasıyla Şermin Hanım,  Ali Bey,  Osman Bey’dir.
 Hocamız İhsan Doğramacı Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde 1949 yılında Doçent, 1954 yılında  profesör oldu..
 Çocuk Sağlığı Enstitüsü'nün, Hacettepe Tıp ve Sağlık Bilimleri Fakültesi'nin ve Hacettepe Üniversitesi'nin kurulmasında büyük hizmeti geçti. Bu eğitim kuruluşlarında entegre tıp eğitimi sistemini ve öğretim üyelerinin tam gün çalışma düzenini gerçekleştirmiş.
 Ankara Üniversitesi Rektörlüğü (1963-1965) , ODTÜ Mütevelli Heyet Başkanlığı (1965-1967)  Hacettepe Üniversitesi Rektörlüğü (1967-1975) görevlerinde bulunan Doğramacı, bundan sonra Paris V Üniversitesi'nde öğretim üyeliğine atanmış. 1964-1973 yılları arasında Avrupa Rektörler Konferansı yönetim kurulu üyeliği, 1981'de Uluslararası Yükseköğretim Konferansı kuruluşunda yönetim kurulu üyeliği, başkanlık ve onursal başkanlık görevlerinde bulunan Doğramacı, bu suretle çeşitli ülkelerin yükseköğretim yönetim sistemlerini yakından inceleme olanağını da bulmuştur.
* İhsan Doğramacı Erbil Vakfı Eğitim Programı Koordinatörü
Hocamız  İhsan Doğramacı Türkiye’de yüksek öğretim sistemini düzenlemek üzere 1980 yılında T.C  Cumhurbaşkanlığınca Çankaya Köşküne davet edilir. Amerika’da incelediği kâr amacı gütmeyen özel yüksek öğretim kurumlarına benzer yapıdaki üniversitelerin Türkiye’de de oluşturulması planlanıyordu.
 İhsan Doğramacı hocamız, Çankaya köşkünde devletimizin üst düzey yetkilileri ile ilgili toplantıda fikirlerini anlattı. Hocamız  eğitim konusu ile ilgili fikirlerini şöyle dile getiriyordu.
 “En büyük yatırım eğitimdir. Yolların, köprülerin yapılması, fabrikaların açılması yatırımdır. Bütün bunların başında eğitim gelir. Eğitilmiş bir toplum hiçbir zaman geri kalmaz. Üniversiteler dinamik kuruluşlardır. Hiçbir zaman statik olamazlar. Oldukları gibi duramazlar. Durdukları anda gerilerler. Onun için üniversiteler,  sürekli olarak daha ileri gitmek kendilerini  geliştirmek zorundalar. Diyordu.
Ülkemizde İnsan yetiştirme konusunda şöyle  söylüyordu?
”Ben birinci sınıf insan yetiştirmek için bu işe soyunmaya karar verdim. Herkesi karşıma almam, bir devrim yapmam gerekiyordu. Çünkü devlet sisteminde, devlet mevzuatında özgür bir üniversite kurma imkanı yoktu. Bugün vakıf üniversiteleri özgürdür. Çünkü mütevelli heyetleri kendi kararlarını kendileri verirler.
Sayın seyircilerim. onun yenilikçi ve öncü tavrını örnek almak ve devraldığımız bilim mirasına bilimsel düşünceye sahip çıkarak, daha ileri noktalara taşımak bizim görevimiz olmalıdır.
Hocamızın  kurmuş olduğu Üniversiteler Eğitim ve bilim için yarattığı eğitim kurumları, meyvelerini verdikçe hocamız İhsan Doğramacı’nın değerini daha çok ve daha iyi anlıyoruz.
Nasıl bir gençlik yetiştirmek istiyordu?
* Hocamız, Türklük bilimi araştırmalarına son derece bağlı gençler yetiştirmek için   çalışmış, dünyanın önde gelen iz bırakan insanları arasında yerini alıvermiş bir bilim insanıydı..
Hocabey tüm servetini, oturduğu konutunu dahi Bilkent  Üniversitesi Vakfına bağışlamış bir iyilik perisi bir insandı
Türk diliyle ilgili çalışmalara, Uluslararası Büyük Türk Dili Kurultayları düzenlemesi için bize hep rehber oldu. 1995-2022 tarihleri on yedinci Uluslararası  Büyük Türk Dili Kurultayını  gerçekleştirdik. Yirmi yedi senede on yedi  uluslararası kurultaylara toplam 1200 bilim insanı katılmış. Bu kurultaylarda  bildirilerini sunmuşlardır.
Bu çalışmalara dün olduğu gibi bugün de devam edilmektedir. Hocamızın izinde  yürüyen başta Çok değerli evlatları  Ali Doğramacı, Kızı Şermin Savaşçı Hanım Efendi  ve oğlu  Osman Doğramacı Beyefendi,Mütevelli Heyet Başkanımız Gülsev Kale,  Başkan yardımcıları  Abdullah Atalar, Fatma Taşkın Rektörümüz Kürşat Aydoğan, Orhan Aytür, Rektör Yardımcımcılarımız , dekanlarımız, bölüm başkanlarımız, öğretim elemanlarımız, aynı desteği vermeleri, biz eğitim bilimcileri, dilcileri, daha doğrusu tüm hocaları, çalışanları, bu çatı altında eğitim ve öğrenimlerini sürdüren  tüm öğrencileri sevindirmiştir.
Ayrıca Doğramacı Dünya Sağlık Örgütü tarafından Kamerun - Yaounde, Nijerya-İfe, Brezilya-Brasilia ve Kanada-Sherbrooke'da tıp fakültelerinin kurulması ve eğitim programlarının düzenlenmesinde danışmanlık görevleri yapmıştır..
10 Aralık 1981 - 10 Temmuz 1992 tarihleri arasında YÖK Başkanlığı görevinde de bulunan Doğramacı Bilkent Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanlığı görevini de titizlikle yürütmüştür. 
Prof. Dr. İhsan Doğramacı Hocamız, bir asırlık hayatını, insanlığa hizmet aşkıyla geçirmiş. Özellikle çocuklara, gençlere, öğretmenlere, doktorlara  velhasıl bütün dünya insanlarına sunduğu hizmetlerle asla unutulmadı, gelecekte de unutulmayacaktır. Bilkent ve Erzurum  kampusunda prestijli eğitim kurumlarını açmıştır. Erzurum Atatürk Üniversitesi ve Trabzon Karadeniz Teknik Üniversitesine birer Tıp Fakültesi kurulmasında; Kayseri-Erciyes, Samsun-On dokuz Mayıs, Sivas-Cumhuriyet, Eskişehir-Anadolu, Ankara- Hacettepe, Ankara Bilkent  üniversitelerinin kurulmasına öncülük etti   Bu üniversitelere  gönülden destek verdi .
Yıllar önce ülkemizin her dereceli ortaokul ve liselerde, İngilizce öğretmenleri açığı hat safhadaydı.Orta dereceli okullarda çalışacak İngilizce öğretmeni bulunamıyordu.Hoca Bey üniversitede Milli Eğitim üst düzey yöneticileri ile bir toplantı yapar.Orta dereceli okullarda İngilizce  öğretmenliği açığı nasıl kapatılır? 
 Bu toplantıda  MEB Bakanlık yetkilileri,bakanlık müfettişleri yeni adıyla maarif müfettişleri Bilkent okullarına genel teftişe geldiklerinde okulların teftişlerini yaptıktan sonra üniversitemiz hazırlık ve  lisans programlarını incelemişler. Uygulanan Programları yerinde görerek incelemişler. Üniversitemizden mezun olmuş tüm lisans derecesi almış lisans öğrenciler istedikleri takdirde ortaokul ve liselerde İngilizce öğretmenliği yapabilirler kararı Talim ve Terbiye Kurulunca alınmıştı. Üniversitemizin tüm bölümleri mezuniyetlerinde orta okul ve  liselerde İngilizce öğretmeni oldular. Atandılar başarılı hizmetlerde bulundular.
Hocamız İhsan Doğramacı Bilkent  Üniversitesi’nde Eğitim Bilimleri Enstitüsünde  Eğitim Programları ve Öğretim Yüksek Lisans ve Pedagojik Formasyon programı ile ilgili  Eğitim Bilimleri Enstitüsü’nün  açılmasına karar verirler. Bu bölüme devam eden  yüksek lisans öğrencileri, mezun olduklarında  Türkiye’mizin gözde liselerinde  alanlarında (Türk Dili, İngilizce, Matematik,Biyoloji, Tarih ) branş öğretmeni olarak atandıkları Başarılı hizmetlerini sürdürdüklerini görüyoruz. 
     İhsan Doğramacı hocamız dur durak bilmeyen bir savaşım insanıydı Onu ölümsüz yapan yapıtları ardı ardına yarattı..İnanılmaz bir belleğe sahipti 8,9 dil biliyordu. Doğramacı Hocamızın kurduğu Hacettepe ve Bilkent üniversitelerinde, eğitim hayatına sağladığı büyük katkılar ve eğitim ve öğretim  alanında elde ettiği akademik başarılar nedeniyle Hocamız İhsan Doğramacı çok başarılı  bir şahsiyettir. Hepimizin örnek alacağı bilim insanıdır. Türk diline ve eğitime   yaptığı hizmetler  yeni nesle de daima örnek olacaktır. 
İhsan Doğramacı Hocamız, kendinden sonraki kuşakları yüreklendirmek için  çok çalıştı. Hocamız ülkemizin ve diğer ülkelerin   gurur duyduğu bir bilim ve eğitim adamıydı.O Türkiye’nin en büyük ödülü olan Devlet şeref madalyası yanında çok sayıda  takdir ve şeref belgesi almıştır. 1960 yılında Türkiye’nin başbakanlık görevi teklif edilmiş Kendileri bu görevi kabul etmemişlerdir. 1980 yılında Turgut Özal tarafından Dışişleri Bakanlığı görevi teklif edilmiş Bu görevi de istememiştir.
İhsan Doğramacı Hocamız, Bilkent ve Erzurum Laboratuar okulları( ilk, orta veLise), uluslararası okulu, İhsan Doğramacı Özel Bilkent ilk, orta ve lisesine, Bilkent Üniversitesi Müzik Fakültesine bağlı müzik okulları, ilk, orta ve lisesine   ve  Kuzey Irak’ta Erbil Koleji’nin açılmasına ön ayak olmuşlar.İçinde bulunduğumuz bu günlerde  Malatya’da da Bilkent Laboratuar okulu gibi bir okulun açılması için çalışmalar başlatılmıştır. Çalışmalar büyük bir şevkle hızla sürdürülmektedir. İstanbul’un kuzeyinde büyük bir iş, sanat ve bilim kenti kurma projesi de vardı. Bu çok heyecan verici bir projeydi. Doğuya nitelikli eğitim götürme projesiydi.  İnsan yetiştirme politikalarının iyi belirlendiği, belirlenen bu  hedef ve ihtiyaçlarına yönelik yetiştirilecek kaliteli insan gücü, ancak ve ancak kaliteli bir programla ve kaliteli eğitim,öğretimle  ve de kaliteli öğretmenlerle mümkündür. Türk toplumunun belirlediği hedeflere bir an önce kavuşabilmesi için durağanlıktan kurtulup yeniliklere ve değişikliklere cevap verebilecek reformlara en başta eğitim alanında yapılacak yeni yapılanmalara ihtiyacı vardır.
Yıllar önce 9-13 Şubat 2015 tarihleri arası okullarımıza denetime gelen MEB Bakanlık Müfettişleri yeni adıyla maarif müfettişleri okullarımızın teftişi sonucunda 
“Yurt içi ve yurt dışında örnek okullarınızla, gurur duyuyoruz. Bütün Türkiye’de eğitim kurumları Bilkent okulları İhsan Doğramacı) Hocabey’in  açtığı okulları örnek aldıklarını yaptığımız teftişlerde görüyoruz” diyorlardı. Bu sözlerden etkilenmemek elde değildi.
 İhsan Doğramacı  Konutu’nda yapılan bir toplantıda
Doğramacı hocamız konutta yaptığı bir toplantıda Ünlü Çin Düşünürü KuanTzu’nun  bir şiiriyle bize şöyle sesleniyordu.:
Bir yıl sonrası ise düşündüğün
Toprağa tohum ek,
On yıl sonrası ise tasarladığın,
Ağaç dik.
Bir kez tohum ekersen
Bir kez ürün verir.
Bir kez ağaç dikersen,
On kez ürün verir.
Balık tutarsan,
Bir kez doyurursun halkı.
Öğretirsen balık tutmasını,
Hep doyar karnı.
Yüz yıl sonrası ise tasarladığın
Halkı Eğit
Hocamız halkın eğitimine büyük değer vermiş. Tasarladığınız yüzyıllar sonrası ise; halkı eğitmek gerekir diyordu.
Sayın  seyircilerim, bugün itibariyle  27 yıl Bilkent Üniversitesinde çalıştım. Üniversitemiz, her derecedeki okullarımız başarılı çalışmalar dün olduğu gibi bugünde aynı hızla heyecanla devam ediyor. Prof.Dr.İhsan Doğramacı hocamız bu çalışmalarıyla, hizmetleriyle tarihteki yerini almış bir bilim insanıdır. Onun en büyük eserleri Bilkent ve Hacettepe üniversiteleridir. O olmasaydı bu iki üniversitede bugün doğmamış olacaktı. Bu üniversitelerden on binlerce öğrenci mezun oldu. Bunların içinde binlerce öğretim üyesi, araştırma görevlisi, okutman, öğretim görevlisi ,  Türkiyemizin insan envanterine katılacak, ülkenin en önemli itici güçleri arasına girmiştir.
Sayın  okuyucularım,bizleri televizyonlarından  izleyen sosyal medyadan takip eden değerli öğretmenler sevgili öğretmen adayları öğrencilerimiz,
Türk toplumu yarını değil; yarınları yüzyılları hedeflemek zorundadır. Toplumumuzun hedef ve ihtiyaçları gün geçtikçe değişmektedir.Buna göre öğrenci ve öğretmen daha doğrusu insan  yetiştirmek ülkenin geleceği için çok ama çok önemlidir. Eğitimin kalitesi konusunda işi değil beyinleri değiştirmelidir. Kötüler eleştirilerek iyiye sahip çıkılmalı, bilimsel öğretim metot ve teknikleri ile çocuk ve genç psikolojisini bilen nitelikli öğretmenler, çağdaş ve sistemli bir eğitim formasyonu ile yetiştirilmeli. 27 yılda mensubu olduğum Bilkent üniversitesinde bu güzel çalışmaları gördüm. Çok mutluyum. 
Ülkemizde ve Türk devlet ve topluluklarında öğretmenlik mesleğini benimseyen, meslek aşkı olan, eğitimin üretken gücüne inanan çağdaş eğitim anlayışları izleyen kaliteli bilim insanı  ve öğretmen yetiştirmek istiyorsak, üniversitelerimizde bilim insanları bir araya gelmeli ortak mevcut durumu değerlendirip yeni bilgileri yenilikleri tartışarak değişen toplumun hedef ve ihtiyaçlarına cevap verebilecek ortak kararlar almak zorundalar. Eğer bilim insanları ortak kararlara varamıyorlarsa orada bir adım ileri gitmek mümkün değildir.Bu çok önemlidir.
Sayın okuyucularım,
Hocamız bugünü değil yarını yarınları hep düşünürdü.
Yıllar önce  ülkemizde can güvenliği nedeniyle yöneticiler, öğretmenler, üst düzey devlet memurları doğu illerine çeşitli nedenleri ileri sürerek  gitmiyorlardı.Bu üst düzey insanlar atandıkları doğu illerinde kaliteli okulların olmadığını ifade ediyorlardı.Çocuklarının iyi bir eğitim alamayacaklarını ileri sürüyorlardı.Atandıkları doğudaki okullara gitmiyorlardı. Bunu fark eden  Hocamız, doğu illerimize kaliteli okullar açılması için kolları sıvadı. 
Yine bir akşam üzeri İhsan Doğramacı hocamızın talimatlarıyla konutuna Özel  Kalem Müdiresi Oya Cangüloğlu aracılığı ile konuta çağrılmıştık. Konutta yapılan toplantıda Hocamız  Erzurum Malatya, Van ve Şanlıurfa gibi doğu illerimizde  Bilkent Ankara laboratuar okullarının benzeri okullar açma projesini bizlere anlattığında ne kadar sevinmiştik, duygulanmıştık. Böylece Bilkent gibi uluslararası kaliteye sahip okullarımız sadece Ankara’da değil, doğu illerimizde de  nitelikli öğrenci yetiştirmeye başlayacak olması bizi hayli sevindirmişti.
 1984’te ülkedeki vakıf üniversitelerinin ilki olan Bilkent Üniversitesini kurdu.  Bilkent Üniversitesini diğer vakıf üniversiteleri izledi. 
Türk dünyasına yönelik çalışmaları takdirle karşılanan İhsan Doğramacı Hocamızla milletçe gurur duyuyoruz. 
Doğramacı, Hocamız, tek bir yaşama onca başarıyı sığdırabilmiş istisna insanlardan biridir. 
Kuzey Irak’ta  18 Türkçe eğitim veren Türkmen okulları faaliyet göstermektedir. Bu okullara gereken maddi yardımı hep yaptı. Türk Devlet ve toplulukları ve diğer ülkelere mahallinde ve üniversitemizde 27 yılda toplam 3021 öğretmen ve öğrenciye Bilkent üniversitesince ve ihsan Doğramacı Erbil Vakfınca hizmet götürülmüştür. İnsanlığa hizmeti  yardım eli doğduğu Erbil’deki öğretmen, öğrencilerimize de uzandı. O, hayır ve yardım severliği konusunda örnek bir dünya vatandaşıdır.
 Ayrıca Musul, Kerkük, Selahattin, Koya (Köysancak) üniversitelerinde Türk Dili ve Edebiyatı bölümlerinin açılmasında büyük destek verdi.  Türk   dili ve Edebiyatı Bölümleri Lisans öğrencilerine  yıllardır  video konferans yoluyla Türkiye Türkçesi  dersleri verilmektedir.Mezun öğrenciler yüksek lisans sınavlarını kazanarak  eğitim ve öğretimlerine Türkiye’de devam ediyorlar. Mezunlar  ülkelerindeki üniversitelerde  öğretim elemanı açığını karşılamak için  çalışıyorlar. Böylece üniversitelerindeki öğretim elemanı açıkları da giderilmiş oluyordu..
Bir toplantıda
Hoca Beyin konutta yaptığı bir toplantıda konuklarına yine şöyle sesleniyordu.  “Rahmetli babamın bana bir vasiyeti vardı; memleketin, milletin için çalış.Bunu yaparken, ne maddi ne idari ne siyasi bir hedefin peşinde olma.” Ben bu vasiyeti yerine getirmeye çalıştım.” diyordu.Onun bu güzel ifadesiyle ve heyecanla konuşması konukları da çok duygulandırmıştı. 
Doğramacı hocamız eğitim konularına canı gönülden odaklanan bir eğitimciydi.Ülkeler en büyük yatırımı eğitime yapmalılar.Eğitilmiş toplumlar hiçbir zaman geri kalmaz diyordu.Üniversiteler dinamik kuruluşlardır. Gençlerin daha iyi eğitim almaları konusunda çabalıyordu. Hocamız, memleketi, milleti için, çalıştı. Bunu yaparken ne maddi ne idari ne de siyasi bir hedefin peşinde asla olmadı. Bir asırlık hayatını gelecek kuşaklara gençlere çocuklara adamıştır.Bütün ömrünü bilime ve ülkesine vakfetmiş değerli bir bilim adamı,büyük eğitimci, örnek alınacak bir hayat ve yükseköğretime yaptığı katkılarla da çok değerli bir miras bırakmıştır.. İrfanı hür, vicdanı hür   fikri hür,  gençleri yetiştirmek hocamız İhsan Doğramacı’nın olmazsa olmazlarındandı O eğitim ve bilim için yarattığı kurumlarla daima  hatırlanacaktır.
 Şimdi bize düşen onun yenilikçi ve öncü tavrını örnek almak ve devraldığımız bilim mirasına bilimsel düşünceye sahip çıkarak, daha ileri noktalara taşımaktır“
Dünyamıza, ülkemize hizmet etmiş hocaların hocası İhsan Doğramacı gibi bilim insanlarına borçlu olduğumuzu  bir an bile aklımızdan çıkarmamamız lazım.Bir ulus nasıl kurtarılarak dinç sağlam bir varlık haline getirilir.Bize bunu öğreten yüce Atatürk ve İhsan Doğramacı gibi bilim insanları oldu. Onun yolundan ayrılmayacağımızı  belirtir. Sert adımlarla hedefe doğru yürüyeceğiz. Yürümeye de devam edeceğiz.
 Sayın seyircilerim İhsan  Doğramacı büyük bir çocuk dktoru, Bilim insanı yönetici, eğitimci, hayır severdi. Gençlerin eğitim hayatına hekimlik  alanında yaptığı hizmetler  her türlü övgü ve takdirin üstündedir. Onu her zaman minnetle ve şükranla anacağız. Eğitime yaptığı katkılardan dolayı dünyanın  çeşitli bölgelerdeki üniversitelerden fahri doktoralar payeleri, nişanlar ödüller aldı. Devlet üstün hizmet madalyası aldı.
Yokluğunu her gün hissettiğim, İhsan Doğramacı hocam dünya insanlarına hizmet eden eşi ve benzeri olmayan hocam;  çizdiğin yolda ilkelerine sıkı sıkıya bağlı devam ediyoruz. Bundan böylede çizdiğin bu yolda  bizden sonrakilerde, gençlerde  devam edecekler. Buna şüphen olmasın. Mekanın cennet olsun  ışıklar içinde uyu Hocam…


Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.